Arz Talep Dengesi Bozuldu

30 June 2015

İstanbul'da konut üretiminde arz talep dengesi bozuldu. Yılda 130 bin konut üretilirken yalnızca 50 bin kişi bu konutları satın alabilecek güçte...

EYG Grup İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik, İstanbul sınırları içerisinde 1 yılda inşa edilen konut sayısının 130 bin adet olduğunu fakat ev alacak durumda olan kişi sayısının yalnızca 50 bin olduğunu söyledi.

Çelik'in bu açıklamaları konut balonu sorularını akıllara getirdi.

EYG Grup İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik, konut balonu hakkında çıkan polemiklerin Türkiye’nin 'bir hikayesi' kalmamasından kaynaklandığını açıkladı.

Çelik, inşaat sektörünün son zamanlarda gündemde sıklıkla yer almasının, çoğu kesimin aklında inşaat sektöründe büyük paralar döndüğü düşüncesinin doğmasına sebebiyet verdiğine de değinerek, konut satın alma gücündeki düşüklüğe rağmen üretim fazlalığının sıkışıklığa neden olduğunu belirtti.

EYG Grup İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik sözlerine şöyle devam etti:

"Talep belli bir noktada kilitlenip kaldı. İstanbul’da senede 120-130 bin ev satılıyor. Üretilenle satılan birbirini dengeliyor görünüyor. Satılan kadar ruhsat alınıyor görünüyor. Ama talebin içine girdiğinizde 120-130 bin talep var, bunun 50-60 bini ev alamayacak gelire sahip. Evin taksitini, maliyetini ödeyecek geliri yok. Bunu çıkarttığınızda talep içinde ev alacak parası olan 50 bin kişi, üretilen konut 130 bin. Arz talep dengesi burada sıkışıyor"

EYG Grup İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik

ARSA FİYATLARI UÇUK DÜZEYDE

Posta Gazetesi'nde yer alan habere göre; Ömer Faruk Çelik, ev fiyatlarının aşırı yükselmesinin baş sebebinin arsa fiyatlarındaki uçuk fiyatlar olduğunu belirtti.

Çelik, düşük fiyatlarla arazi bulunmadığından, elde edilen arazilerde inşa edilen konutun sürekli üst gelir grubuna hitap etmek zorunluluğu olduğuna dikkat çekerek:

"Ucuz arsa üretilebilmesinin birinci yolu, ihale sisteminin değişmesinden geçiyor. İhaleler en yüksek teklifi verene değil, oradaki ihtiyaca göre en iyi teklifi verene verilmeli. Örneğin, Kayabaşı orta gelirliye yönelik projlerin üretileceği bir bölgeydi. Bugünkü ihale sistemi nedeniyle, arsa ihalelerine çok yüksek teklifler geldi. Kayabaşında metrekaresi 3bin-4 bin bandından ev satılacakken, şimdi yeni ihalelerle 5 bin liranın altında ev satılamayacak. İkincisi ise, devlet veya belediyeler öncelikle şehri bir bütün olarak planlayacak. Bu ikisi olmadan arsa üretmenin çözümü yok gibi geliyor bana" dedi.

Kentsel dönüşüm çalışmalarının da konut fiyatlarını arttıran bir sebep olduğunu söyleyen Çelik:

"Çünkü boş arazileri alıp ev yapmak başka bir şey, arazinin üzerindeki evleri yıkıp, ev sahiplerine bir bedel ödeyerek yerine ev yapmak başka bir şey. Arsa maliyeti yükseliyor ve üzerine inşaat maliyeti eklenince satş fiyatınız da yükseliyor. Kentsel Dönüşüm Yasası, bu yasayı o dönemde hazırlayan ekibin, bürokrasinin egolarıyla doğmadan ölen bir sistem. Egolarını yenemediler. Yani ‘her iş bizim kontrolümüzde olsun, her iş bizim rızamızla olsun, biz devletiz bizim onayımız olmadan kimse iş yapmasın’ şeklinle bir model kurdular. Oysa işin ana fikri ortaya konmalı, ekipler sorumluluk alıp süreci daha sağlıklı yürütebilirlerdi" ifadelerini kullandı