Bisiklet ve yürüyüş yolu zorunlu olacak

15 November 2018

Geçmiş yıllardaki ülke yöneticileri planlamaya önem verseydi, şu an çarpık kentleşme sorunuyla karşı karşıya kalmayacağımızı ve Türkiye’nin “dünyanın eni iyi ekonomisi” unvanını garantileyeceğini belirten Bakan Murat Kurum, çarpık kentleşme ve buna karşı yürütülen mücadelenin, çabanın; ülke ekonomisini çok yorduğunu da ekledi.

“Mekansal stratejik planlama yapacağız.”

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, göreve başladıktan sonra ziyaret ettiği şehirlerin hepsinin çarpık kentleşme ve bütüncül şehir planlaması yoksunluğu sorunlarından muzdarip olduğunu söyleyerek, ikinci 100 günlük eylem planında buna çözüm üreteceklerini belirtti.

“Mekansal stratejik planlama” kavramına vurgu yapan Bakan Kurum, “Mekansal stratejik planlama olduğunda, tarım tarım arazisinde, turizm turizm arazisinde, sanayi sanayi arazisinde olacak. Bundan sonra, 50 yıl sonra bir öğrenci, bir hoca, bir bakan geldiğinde “Ya bu belediye başkanı, bakan niye hiç planlama yapmamış?” demesin. Mekansal stratejik planlama ile şehirlerin önümüzdeki 50 yılını planlama niyetindeyiz.

Türkiye’nin yüzde 66’sı deprem bölgesinde

Bakan Kurum, Türkiye’nin yüzölçümü bazında yüzde 66’sının, nüfus bazında yüzde 72’sinin 1. derece ve 2. derece deprem bölgesinde olduğuna vurgu yaptı, günümüze dek 86 bin vatandaşımızın depremlerde hayatını kaybettiğini de hatırlattı.

550 bine yakın konut dönüştürüldü

Bakan Kurum, 2012’de çıkan kentsel dönüşüm yasası çerçevesinde 550 bin civarı konutun dönüştürüldüğünü ve an itibariyle 5 ila 5 buçuk milyon konutun daha dönüştürülmesi gerektiğini açıkladı ve bu rakamın 2030’e dek 7 buçuk milyona ulaşabileceğini vurguladı ve şu açıklamalarda bulundu:

“2012 yılında çıkarılan yasayla birlikte 550 bin civarı konutu dönüştürdük. Ancak “dönüşüm” kelimesinin hakkını vermek için, bu işi mimariye, estetiğe, şehrin siluetine uygun şekilde yapmak gerekiyor. Bulunduğumuz ayın sonuna kadar stratejimizi açıklama niyetindeyiz. Arzumuz, hali hazırda mevcut imar planlarında 7-8 katı, yeni imarlarda ise 4-5 katı geçmeyecek şekilde, özlediğimiz mahalle havasını tekrar yaratacak planlamalar ve dönüşümler gerçekleştirmek. Şu an baktığımızda, hiçbir mimari kimliğimiz ve tutumumuz yok; şehirler karakterini, ayırt edici özelliklerini kaybediyor. Bölgesel anlamda kültürümüzü, mimarimizi, o estetiği yansıtacak eserleri yaratıp Mimar Sinanlar gibi gelecek nesillere bırakmamız gerekiyor. Bundan dolayı, stratejik planımızda kentsel dönüşüm büyük bir önem arz ediyor. Planda, yeni yapılacak alanlar için yürüyüş ve bisiklet yolu yapılmasını zorunlu kılıyoruz. Bu şehirlerimiz daha nefes alınabilir, daha yaşanabilir olması için çok önemli. Otopark sorununu çözmek için de adım attık. Özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi yoğun nüfuslu illerimizdeki otopark sorununu çözmek adına idarelerden izin alınması şartıyla kamu alanlarında, yeşil alanlarda, meydanlarda yeraltı otopark yapılabilmesinin önündeki engelleri kaldırdık. Toplu ulaşım alanlarındaki “Park et, devam et” uygulamasıyla da bu soruna çözüm getirdik.”