İstanbul'da 500 bin konutun hasar görmesi bekleniyor

07 October 2020

İstanbul'da olası büyük depreme karşı hazırlık çalışmaları sürüyor. İlçelerde kentsel dönüşüm çalışmaları hız kazanırken İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin de tüm riskli yapıları belirleme adına yürüttüğü çalışma devam ediyor.

İBB'nin Ekim Ayı Bülteni'nde kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında değerlendirmelerde bulunan KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt, riskli alanların mutlaka yıkılması gerektiğini belirterek kentsel dönüşüme siyasi bakışla yaklaşılmasının önlerindeki en büyük engellerden biri olduğunu ifade etti.

Kentsel dönüşümde siyasi birlik ve değişmez kriterlerin anlaşma sürecini büyük oranda kolaylaştıracağını belirten Ali Kurt, "Riskli yapının anlaşılmasında sıkıntı var. Allah göstermesin, illaki bir binanın ortadan ikiye ayrılıp yıkılması mı gerekiyor? Kentsel dönüşüm planlarımıza karşı çıkanlar, kararın iptali için Danıştay'a dava açtılar; fakat Danıştay, kararı onayarak yapılan itirazları reddetti. Bölgede yaşayan insanların tapusu yok, biz onlara yeni düzenlemeyle tapu da veriyoruz" diye konuştu.

"YENİ BİNA YAPMAYA GEREK YOK"

Yenileme çalışmalarında insanların boş konut stokunu yeni inşaatlar üzerinden düşündüğünü belirten KİPTAŞ Genel Müdürlü Ali Kurt, "Benim anlatmaya çalıştığım durum, genel bakıştan biraz farklı. Benim eğilmek istediğim konu; kişilerin kendi oturdukları ev dışında sahip olduğu ev veya evler. Ama bu konutların ne kadar sağlam olduklarını bilmiyoruz. Diyelim ki 500 bin riskli konutumuz, 1 milyon 300 bin de sağlam konutumuz var. 500 bin riskli konuttaki vatandaşlarımızı sağlam yapılara teorik olarak bir günde taşımak mümkün. Fakat yeni bir bina yapmak, işin olağan sürecine göre, tüm koşullar uygun ve hazırsa 24 ayı bulur. TOKİ, 2003'ten bugüne, ülke çapında yaptığı 860 bin konut ile bu işin uzmanı. 860 bin konutun 500 binini, emlak piyasasının çok iyi seyrettiği 2012’ye kadar yaptıkları oluşturuyor" ifadelerini kullandı.

"YERLEŞTİRME İHTİMALİ DÜŞÜNÜLMEMELİ"

Belediyelerin kentsel dönüşümde yıkım sonrası yerleştirme işlemlerini düşündüklerinden hızlı harekete geçemediklerinden bahseden Kurt, "Benim tavsiyem, yerleştirme ihtimali düşünülmeden yıkıma hemen başlanması. Çünkü deprem gibi doğa olayları, insanların beklentilerine göre gerçekleşmiyor. Kısa vadede yıkımdan daha iyi bir çözüm göremiyorum. Konu ile ilgili uzman hocalarımız binaları güçlendirmenin de iyi bir seçenek olduğunu söylüyor. Açıkçası güçlendirme de bir seçenek. Güçlendirme sonucu bina, hasar alsa da içindekilerin zarar görmeme olasılığı artıyor" şeklinde konuştu.