Kentsel Dönüşümde Arsa Payı Krizi

18 April 2016

EVA Gayrimenkul Değerleme Kentsel Dönüşüm Departmanı Müdürü Levent Üzümcüoğlu, adil ve doğru bir şekilde hesaplanmayan arsa paylarının kentsel dönüşüm sürecini zora soktuğunu belirtti...

Kentsel dönüşümde arsa payı kavramının kamuoyunca yeterince bilinmeyen bir konu olduğuna vurgu yapan EVA Gayrimenkul Değerleme Kentsel Dönüşüm Departmanı Müdürü Levent Üzümcüoğlu, bu kavramın açıklığa kavuşturulması gerektiğini belirtti.

Üzümcüoğlu, arsa payının bir arsa üzerinde ortak mülkiyet hakkının bağımsız bölümlere tahsis edilen kısımları ifade ettiğini açıkladı. Üzümcüoğlu, arsa payı kavramının aynı zamanda Anayasanın 35'inci maddesinde yer alan “mülkiyet hakkı” kapsamında da ele alındığını belirtiyor.

ARSA PAYI ADİL VE DOĞRU HESAPLANMALI

Arsa payı kavramı kentsel dönüşümle önem kazanan ve çok sık duymaya başladığımız bir kavram halinde geldi. Kanuna göre kentsel dönüşümün gerçekleşebilmesi için bağımsız bölüm sahiplerinin, sahip oldukları arsa payı hisseleri oranında üçte iki çoğunlukla karar verebiliyor.

Aynı şekilde 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa göre de maliklerin sahip oldukları hak ve yükümlülükleri kullanmalarının da arsa paylarıyla orantılı olduğunu belirten Üzümcüoğlu, arsa payının adil ve doğru hesaplanması gerektiğine vurgu yapıyor.

KENTSEL DÖNÜŞÜM SÜRECİNİ TIKIYOR

Arsa payları belirlenirken kanunun kurduğu sistem, her bir bağımsız bölüme kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulduğu tarihte mevcut şerefiye değerleriyle orantılı bir arsa payı verilmesidir. Ancak eski yapılarda arsa paylarının adil olmayan şekilde dağıtıldığı örnekleri sıkça görülüyor. Müteahhit daha avantajlı fiyata satacağını düşünerek ya da kendine düşen daireye daha fazla arsa payı vermiş olabiliyor. Bu durumdan ötürü o zamana kadar aynı mülkiyet haklarına sahip olmuş maliklerin yeni yapıda ciddi anlamda hak kaybına uğramalarına ya da haksız kazanca sahip olmalarına neden oluyor. Ya da malikler arasında bu durum problem yarattığı için binalarda kentsel dönüşüm karar süreci devam edemiyor.

ARSA PAYI NASIL HESAPLANIR?

Bu mağduriyetlerden ötürü 15.02.2005 tarihli, 5711 sayılı değişiklikle arsa paylarının tespitinin artık mülkiyet sahiplerinin kişisel beyanlarına bağlı olarak değil, proje müellifi olan uzmanlaşmış mimar veya mühendislerin teknik bilgilerine göre ve bağımsız bölümlerin konumları, büyüklükleri ve şerefiye kriterleri esas alınarak hesaplanıyor. Projede tahsis edilen arsa payları açıkça gösterilerek hak kayıplarının önüne geçilmeye çalışılıyor.

DAVA AÇILMASI HEMEN ÇÖZÜME GÖTÜRMÜYOR

Üzümcüoğlu, kentsel dönüşüm sürecine girildikten sonra arsa paylarından dolayı hak kaybına uğrayanların arsa payı düzeltim davası açılması yoluna gittiklerine dikkat çekiyor. Bu davalar taşınmazın bulunduğu yerde açılırken, Sulh mahkemeleri yetkili oluyor. Üzümcüoğlu, dava sürecinin, inşaatın yapıldığı tarihteki şartların tespit edilmesi zor olduğu için maliklerin tekrar kazanımlarına sık rastlanılmayan bir süreç olduğunu belirtti.

SORUN GELECEK NESİLLERE AKTARILIYOR

Maliklerin arsa payının kullanımı farkını sorun etmediği durumlarda ise sorunun başka bir boyuta taşındığına dikkat çeken Üzümcüoğlu, "Örneğin böyle bir durumda tapu işlemlerinde müteahhitle anlaşılan kat karşılığı oranın her malikin arsa payından alınıyor. Sorun böylece çözülmeden sadece gelecek nesillere aktarılıyor." dedi.

ARSA PAYINDA HAK KAYBI OLMADIĞINA EMİN OLUNMALI

Kullanıcıların bina alırken nasıl iskanı soruyorsa arsa payını da sormasını tavsiye eden Üzümcüoğlu, taşınmaz sahiplerinin, arsa payları konusunda bilinçli davranıp komşularının ve kendilerinin paylarını karşılaştırarak herhangi bir hak kaybına uğramayacaklarına emin olduktan sonra mülk edinmeleri gerektiğini belirtti.